Manyetik rezonans görüntüleme, kısaca MRG veya MR, insan vücudunu ‘noninvaziv’ olarak görüntüleme yöntemlerinden biridir. Ağrısız, alerjen olabilecek ilaç verilme zorunluluğu olmayan ve radyoaktif x-ışını kullanmayan bir tanı tekniğidir. MRG sistemler kompleks sistemler olduğu için kendilerine ait fiziksel denklemlere ve temellere dayanmaktadır. MR Fiziğini burada tam olarak anlatamayacağımız gibi, çalışma sistemini de bu yazıdan tümüyle öğrenemeyeceğiz. Fakat, mühendis beyinler olarak bu sistemin çalışma mantığını basite indirgeyerek, temelleri hakkında fikir sahibi olabiliriz. Bu yazımızda bu sistemlerin bu kompleks yapısını, bir nebze olsun temel bileşenleriyle bilgi haznemize katmaya çalışacağız.
MR cihazını incelediğimizde 3 temel bölümden oluştuğunu görürüz. Bunlar;
- Magnet
- Kabinetler
- Görüntü İşleme ve Operatör Bilgisayarlarıdır.
Magnet kısmı içerisinde çok yüksek hızda dönen ve kabinet içerisinde yüksek seviyede (kabaca dünyanın manyetik alanının 25 bin katı) manyetik alan oluşturan bir elektromıknatıs bulunur. Oluşan bu manyetik alanı kullanarak insan vücudu üzerinde çeşitli etkiler yaratılır.
Peki bu oluşan manyetik alan ne işe yarar
Bunu anlayabilmek için öncelikle şu noktalara değinmeliyiz. İnsan vücudu evrendeki tüm maddeler gibi atomlardan oluşmuştur. Atomlar proton, elektron ve nötronlardan meydana gelir. Atom çekirdeğinde bulunan protonlar ve nötronlar kendi etraflarında(spin), çekirdek çevresinde belirli enerji seviyelerinde bulunan elektronlar ise hem kendi etraflarında, hem de çekirdek etrafında belli yörüngelerde dönmektedirler.
Bilindiği üzere insan vücudunun büyük bir kısmı sudur. Su molekülleri H ve O atomlarından oluşur. Her bir H atomu 1 adet proton içerir. Çekirdeğin içerisinde bulunan ve spin hareketi yapan protonlar, dönme aksislerine paralel bir manyetik moment oluştururlar (M). Bu manyetik moment vektörel olarak aşağıdaki gibi gösterilir.
90° RF ve 180° RF pulse genellikle sırayla uygulanır. Bu RF’lerin M üzerindeki etkisi aşağıdaki grafikteki gibidir. 90° RF pulse etkisiyle M vektörü Bo vektörüne dik açı yapar. Aynı zamanda, 180° RF pulse etkisi ile protonlar arasında “in-phase” durumu oluşmaktadır; bunun anlamı protonların vektor uçlarının aynı anda salınım çemberinin aynı noktasında olmasıdır. 90° RF’ten sonra uygulanan 180° RF genellikle tekrar odaklama için kullanılmaktadır. Genel kullanım şekli 90°-180° şeklindedir. Daha net görüntü istenen durumlarda tekrarlanan 180° RF sayısı artırılabilir (90°-180°-180°.. şeklinde).